Yargıtay İçtihatları, Avukat Murat ÖCAL, Bodrum Avukat, Datça Avukat, Marmaris Avukat, Fethiye Avukat, Çeşme Avukat, Aydın Avukat, Kuşadası Avukat, Alanya Avukat, Antalya Avukat, Adana Avukat, Mersin Avukat, Çeşme Avukat, Balıkesir Avukat, Çanakkale Avukat, Ankara Avukat, İstanbul Avukat, Yozgat Avukat, Sivas Avukat

Kararların niteliği

HMK Madde 388

(1) Kanunda aksine hüküm bulunmayan hâllerde, çekişmesiz yargı kararları maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez.

6100 sayılı Kanunda Yer Alan Madde Gerekçesi

Maddede yer alan düzenlemeyle, kanunlarda açıkça hüküm bulunmayan hâllerde çekişmesiz yargı kararlarının maddî anlamda kesin hüküm gücüne sahip olamayacağı hususu vurgulanmış ve bu suretle hâkimin gerekçesini göstermek suretiyle çekişmesiz yargı kararını iptal etme, değiştirme ve düzeltme yetkilerinin bulunduğuna işaret edilmiştir.

HMK Madde 388 Kararların niteliği

Yargıtay İçtihatları

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/7458E. , 2020/8040K.

  • HMK Madde 388
  • Kararların niteliği

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tahkim davası hakkındaki Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-
Başvuru sahibi, 13.11.2016 tarihinde, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın davacıların desteği olan yayaya çarpması sonucunda vefat ettiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla desteğin eşi … için 45.000,00 TL, çocuğu … annesi … için ise 5.000,00’er TL temerrüt tarihi olan 15.01.2018 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile taleplerini … için 176.350,44 TL, … için 39.438,78 TL, … için 45.533,26 TL, … için ise 31.199,00 TL olmak üzere toplam 291,521,48 TL’ye yükseltmişlerdir.

Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.

Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; Başvurunun, … açısından kısmen kabulü ile 121.026,27 TL, … açısından kabulü ile 39.438,78 TL, … açısından kısmen kabulü ile 37.847,71 TL, … açısından kabulü ile 31.199,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 15/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte … Sigorta A.Ş’den alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verilmiş; karara davacılar vekili ile davalı vekili tarafından itiraz edilmiştir.

Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından Sigorta Kuruluşunun itirazlarının kabulü ile 2018/E.7222-2018/K-29722 sayılı ve 09.05.2018 tarihli Uyuşmazlık Hakem Heyeti Kararının Kaldırılmasına; Başvuru sahipleri tarafından yapılan yargılama masrafının kendi üzerlerinde bırakılmasına karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1-Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 297. maddesinde (HUMK.nun 388. maddesinde) belirtilmiştir. Buna göre “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesine yer verilmiştir. Bu kurallar yargıda açıklık ve netlik prensibinin bir gereğidir. Anılan yasal düzenlemenin de gereği olarak mahkemece verilen hükmün, infazda tereddüt yaratmayacak mahiyette olması gerekmektedir.

5684 sayılı Sigortacılık Kanun’unun 30/12. maddesine göre, “Beş bin Türk Lirasının altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararları kesindir. Beş bin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebilir.İtiraz talebinde bulunmak için bu madde uyarınca belirlenen başvuru ücretinin Komisyona yatırılması şarttır. İtiraz üzerine hakem kararının icrası durur. İtiraz talebi münhasıran bu talepleri incelemek üzere Komisyon tarafından teşkil edilen hakem heyetlerince incelenir. İtiraz talebi hakkında işin heyete intikalinden itibaren iki ay içinde karar verilir. Beşbin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararları bu madde uyarınca süresinde itiraz başvurusunda bulunulmaması hâlinde kesinleşir. Bu uyuşmazlıklar hakkında bu madde uyarınca yapılan itiraz üzerine verilen karar kesindir. Kırk bin Türk Lirasının üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebilir. Ancak, tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar verilmiş olması, talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan konularda karar vermesi ve hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi durumlarında her hâlükarda temyiz yolu açıktır. Temyize ilişkin usûl ve esaslar hakkında Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu uygulanır.”

Somut olayda, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen karar, miktar bakımından kesin olmadığı anlaşılmaktadır. Karara karşı davacılar vekili ile davalı vekili tarafından itiraz edilmiştir. İtiraz Hakem Heyetince, Sigorta kuruluşu tarafından yapılan kazanın meydana geldiği yer itibariyle Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası teminatı kapsamında olmadığına ilişkin itirazın kabulüne ve 09.05.2018 tarih K-2018/29722 sayılı Uyuşmazlık Hakem Kararının kaldırılmasına karar verilmiş ise de kaldırılan hükmün yerine yeniden hüküm kurulmaması infazda tereddüte yol açacaktır. HMK’nın 297/2. maddesine uygun düşmeyecek şekilde infaz kabiliyeti bulunmayan hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.

2-Bozma kapsam ve şekline göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün resen BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 03/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

HMK Madde 388 Kararların niteliği

Yargıtay İçtihatları

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/5859E. , 2020/4431K.

  • HMK Madde 388
  • Kararların niteliği

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde birleşen dava davalısı … ve diğer birleşen dava davacısı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili, 04.05.2010 tarihinde yaya olan müvekkiline sigortasız motorsikletin çarpması sonucu müvekkilinin daimi sakat kaldığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi tazminatın (sürekli ve geçici iş gücü kaybı nedeniyle) temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; yargılama sırasında aracın sigortasının bulunduğunun anlaşılması üzerine 6100 sayılı HMK’nın 124.maddesi gereğince … Sigorta A.Ş. taraf değişikliğiyle davalı sıfatı almıştır.

Birleştirilen Denizli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/347 E. sayılı dava dosyasında davacı vekili, 04.05.2010 tarihinde yaya olan müvekkiline davalıların sürücüsü ve işleteni oldukları motorsikletin çarpması sonucu müvekkilinin daimi sakat kaldığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Diğer Birleştirilen Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1284 E. sayılı dava dosyasında davacı vekili, davalıya yersiz olarak ödenen tazminatın rücuen tahsili için başlatılan Denizli İcra Müdürlüğü’nün 2014/3092 sayılı takip dosyasındaki davalının itirazının iptalini talep ve dava etmiştir.

Asıl dava davalısı ve birleşen dava davalısı …, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece; toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl davanın ve birleşen davadaki maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine; birleşen davadaki manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 12.000,00 TL’nin olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, birleşen dava davalısı … ve diğer birleşen dava davacısı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Asıl ve birleşen dava, trafik kazasından kaynaklanan kalıcı ve geçici iş göremezlik tazminatı ile manevi tazminat istemine; diğer birleşen dava itirazın iptali istemine, ilişkindir.

HUMK’un 381., 388. ve 389. maddelerinde, hükmün tefhimi, nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Aynı Yasa’nın 388. maddesinde; hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu açıklanmıştır. Başka bir anlatımla, tesis edilen hüküm, infazı kabil ve uygulanabilir olmalıdır.

Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.

Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hükmün bulunması gerektiği açıktır.

Somut olayda, diğer birleşen Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1284 E. sayılı dava dosyası yönünden verilen birleştirme kararı davacı … tarafından temyiz edilmiş, Dairemizce 21.09.2017 tarihinde onanmış, yerel mahkemece, birleştirme kararına yönelik bilgilendirme yapılmasına karşın, kesinleşme beklenmeksizin asıl ve birleşen davalar yönünden karar verilmiştir. Bu durumda diğer birleşen Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1284 E. sayılı dava dosyası yönünden olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması nedeniyle hükmün bozulması gerekmiştir.

2-Bozma neden ve şekline göre birleşen dava davalısı …’ın temyiz itirazlarının incelenmesine ise şimdilik gerek görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle diğer birleşen dava davalısı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre birleşen dava davalısı …’ın temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden birleşen dava davalısı … ve diğer birleşen dava davacısı …’na geri verilmesine 07.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.