
Yabancı resmî belgelerin yetkili makamlar tarafından onaylanması zorunluluğu
HMK Madde 224
(1) Yabancı devlet makamlarınca hazırlanan resmî belgelerin, Türkiye’de bu vasfı taşıması, belgenin verildiği devletin yetkili makamı veya ilgili Türk konsolosluk makamı tarafından onaylanmasına bağlıdır.
(2) Türkiye’nin taraf olduğu milletlerarası sözleşmelerin yabancı resmî belgelerin tasdiki ile ilgili hükümleri saklıdır.
6100 sayılı Kanunda Yer Alan Madde Gerekçesi
Madde, konu ile ilgili 1086 sayılı Kanunun 296 ncı maddesi hükmünün günümüz Türkçesine uyarlanmış şeklidir. Birinci fıkraya göre, yabancı devlet makamlarınca hazırlanan resmî belgelerin, Türkiye’de de resmî senet olarak kabulü için, belgenin verildiği devletin yetkili makamı ya da ilgili Türk konsolosluğu tarafından belgeye onay şerhi verilmesi gereklidir. Onay şerhinin nasıl verileceği ayrıca düzenlenmemiş, bu konu ilgili ülkenin iç mevzuatına ve uluslararası sözleşmelere bırakılmıştır. Onay şerhinin geçerli olup olmadığı bu düzenlemeler dikkate alınarak değerlendirilecektir. Kural olarak özel hükümlere atıf yapılmasından kaçınılmasına rağmen, ikinci fıkrada milletlerarası sözleşmelere bilinçli bir şekilde atıf yapılmıştır. Zira, milletlerarası sözleşmelerde yer alan yabancı resmî belgelerin tasdikiyle ilgili hükümler iç hukukta da uygulama alanı bulmaktadır. Bu konudaki hükümler arasında çelişkiye yol açılmaması amacıyla özel olarak vurgu yapılmıştır.
Adalet Komisyonu Değişiklik Gerekçesi
Tasarının 227 nci maddesinin birinci fıkrasında açıklığın sağlanması amacıyla “bu belgeye onay şerhi konulmasına” ibaresi “onaylanmasına” şeklinde değiştirilmiş ve madde teselsül nedeniyle 230 uncu madde olarak kabul edilmiştir.
HMK Madde 224 Yabancı resmî belgelerin yetkili makamlar tarafından onaylanması zorunluluğu
Yargıtay İçtihatları
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/21735E. , 2017/11391K.
- HMK Madde 224
- Yabancı resmî belgelerin yetkili makamlar tarafından onaylanması zorunluluğu
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Yabancı Mahkeme İlamının Tanınması
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava ile; … mahkemesince verilen boşanma kararının tanınması talep edilmiştir. Dosyaya sunulan yabancı mahkeme kararında “….” mevcut değildir. Yabancı devlet makamlarınca hazırlanan resmi belgelerin Türkiye’de bu vasfı taşıması, belgenin verildiği devletin yetkili makamı veya ilgili Türk konsolosluk makamı tarafından onaylanmasına bağlıdır. Türkiye’nin taraf olduğu milletlerarası sözleşmelerin yabancı resmi belgelerin tasdiki ile ilgili hükümleri saklıdır (HMK. m.224).
5 Ekim 1961 tarihli “Yabancı Resmi Belgelerin Tasdiki Mecburiyetinin Kaldırılmasına İlişkin Lahey Sözleşmesine, kararın verildiği…’te taraftır. Bu Sözleşme hükümleri, “yargı organları veya mahkemeler tarafından verilmiş olan resmi belgeler” için de geçerlidir. (Söz. m. 1) Sözleşmeye göre; yabancı belgedeki imzanın doğruluğunun, belgeyi imzalayan kişinin sıfatının ve gerektiğinde bu belge üzerindeki mühür ve damganın aslı ile aynı olduğunun teyidi için, bizzat belge üzerine veya buna eklenecek bir kağıdın üzerine “tasdik şerhi” (apostil) konulması mecburidir. Bu şekilde verilmiş bir tasdik şerhi; imzanın doğruluğunu, belgeyi imzalayan kişinin hangi sıfatla imzaladığını ve gerektiğinde belge üzerindeki mühür ve damganın aslı ile aynı olduğunu teyid eder. (Söz. m. 3, 4 ve 5) Tanınması istenilen yabancı mahkeme kararının dosyaya sunulan örneğinin “kararın aslı” olduğu; bizzat belge veya buna ekli kağıt üzerinde “apostil” mevcutsa kabul edilir.
“…l”in bulunmaması, sunulan belgenin güvenilirliğini ortadan kaldırır. Bu bakımdan, tanınması istenilen yabancı mahkeme kararında apostilin bulunması zorunludur. O halde, davacıdan “…” taşıyan yabancı mahkeme kararının istenilmesi, bu yönde davacıya uygun süre verilmesi veya dosyaya sunulmuş olan yabancı kararın Adalet Bakanlığı (Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü) aracılığıyla kararın verildiği devlete gönderilerek, bu devletin yetkili makamlarından 5 Ekim l961 tarihli Lahey Konvansiyonu hükümlerine uygun “apostil” (tasdik şerhi) konulmasının istenilmesi, eksikliğin bu şekilde tamamlanmasından sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Bu husus nazara alınmadan hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 19.10.2017 (Prş.)
HMK Madde 224 Yabancı resmî belgelerin yetkili makamlar tarafından onaylanması zorunluluğu
Yargıtay İçtihatları
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2015/21239E. , 2017/9170K.
- HMK Madde 224
- Yabancı resmî belgelerin yetkili makamlar tarafından onaylanması zorunluluğu
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte borçlu vekili takibe konu senedin icra emriyle birlikte tebliğ edilmediğini, borç ikrarı içermeyen senedin … Hukuku’na göre geçerlilik şartlarını taşımadığını, yeminli tercümesi de yapılarak noterden onaylanması gerekirken onaysız ve yeminsiz tercümeye dayalı senede göre işlem yapıldığını, bu senedin Türk Konsolosluğu tarafından onaylanması gerektiğini, ….nun 48. maddesine göre teminat gösterilmeden takip açıldığından icra takibinin ve usulüne uygun yapılmayan icra emri tebliğinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; takibin dayanağını 14/08/2014 tarihli……Şehri Noterliği tarafından onaylanmış taahhütname başlıklı belgenin onaylama şeklinde noter belgesi olduğu, ayrıca belgenin … Yetkili Makamları veya Türk Konsolosluğu tarafından usulüne uygun şekilde onaylanmamış olduğundan bahisle takibin iptaline karar verilmiştir. Hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 224. (HUMK 296) maddesinin birinci fıkrasına göre; yabancı devlet makamlarınca hazırlanan resmî belgelerin….’de bu vasfı taşıması, belgenin verildiği devletin yetkili makamı veya ilgili Türk Konsolosluk makamı tarafından onaylanmasına bağlıdır. Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise; ….nin taraf olduğu milletlerarası sözleşmelerin yabancı resmî belgelerin tasdiki ile ilgili hükümleri saklıdır” düzenlemesine yer verilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’nun 38. maddesi ilam niteliğindeki belgeler arasında “para borcu ikrarını havi re’sen tanzim edilen noter senetleri”ni de saymıştır.
Yabancı bir ülkede o ülkenin noteri tarafından kendiliğinden düzenlenmiş olan noter senedi, düzenlendiği ülkenin resmi makamınca verilen ve Yabancı Resmi Belgelerin Tasdiki Mecburiyetinin Kaldırılması Hakkındaki Milletlerarası Sözleşme’nin öngördüğü hususları (m. 2-3) konu alan onay şerhini taşıyorsa kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını içermesi kaydıyla, ayrıca bir tenfiz kararı alınmasına gerek olmaksızın…’de doğrudan doğruya icra edilebilecek, ilamlı icra takibinin konusunu oluşturabilecektir. Şayet noter senedi onaylama biçiminde ise, bu noter senedine dayanılarak ancak ilamsız icra takibi yapılabilir (Tanrıver Süha, İlamlı İcra Takibinin Dayanakları ve İcranın İadesi, …, 1996, S.123.).
Somut olayda; ilamlı icra takibinin dayanağı … Şehri Noterliği’nde düzenlenen 14.08.2014 tarihli ”taahhütname” başlıklı borç ikrarını içeren ve noterlikçe düzenleme şeklinde yapılan noter senedidir. Anılan bu belgede apostille şerhi de bulunmaktadır. … Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü’nün 01.03.2008 tarih ve 68/1 sayılı genelgesinin ek-1 ” Yabancı Resmi Belgelerin Tasdiki Mecburiyetinin Kaldırılması Sözleşmesine Taraf Devletler Listesi’nde … Fedarasyonu’nun da bulunduğu anlaşılmakla akit devlet olduğundan Sözleşmenin 3. maddesi gereğince borç kabul belgesinin düzenlendiği ülkenin yetkili makamınca onay şerhinin verilmesi yeterlidir. Takip konusu apostille (onay) şerhi bulunan taahhüt başlıklı belge Moskova Noterliği’nce düzenlenmiş kayıtsız şartsız para borcu ikrarını içeren düzenleme şeklindeki noter senedi olup ayrıca bir tenfiz kararı alınmasına gerek olmaksızın Türkiye’de doğrudan doğruya ilamlı icra takibinin konusunu oluşturabilecek belge niteliğindedir. Mahkemece anılan husus nazara alınarak şikayetin reddi gerekirken yazılı gerekçeyle takibin iptali doğru değildir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK’nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine,
15.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.